Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi 'Ahilik Haftası'' dolayısıyla bir mesaj yayımladı.Vali Çiftçi mesajında şunları kaydetti ;'' Manevi medeniyetimizin şekil bulup, bugünlere kadar bize intikalini sağlayan ve bu temellerin sağlamlaştırılması konusunda ki; ahlak, erdem, sevgi, merhamet, hoş görü gibi eşsiz vasıfları kendi bünyesinden “ahilik” kavramıyla, sonrasından günümüze kadar naklini sağlayan bu “ahilik” kavramının varoluşu, aslında Anadolu’muzun özel ve güzel bir kaderidir.Bu vesile ile Erzurum Valiliği; yapmış olduğu bir çeşit bilgilendirme sunumunda bahse konuyla alakalı olarak hem “ahi”lik kavramının manasına değinerek tanıtımını yapmış, hem de “ahi”lik kavramının güzel yurdumuz üzerindeki maddi ve manevi gerçeklerinden bahsederek şimdilerde yaşamış olduğumuz bir takım sıkıntıların çözümünde de çıkış yolu tarifi yapmıştır.Bahse konu yazılarında Erzurum Valisi Sayın Mustafa Çiftçi’nin değerlendirmelerine göre; Ahi Evran, doğum tarihi kesin olmamakla birlikte 1171 yılında İran’ın Hay kasabasında dünyaya gelmiştir. Asıl adı Şeyh Nasuriddin Mahmut Ahi Evran’dır. Asya içlerinden Anadolu ‘ya gelen mutasavvıflardan biri olan Ahi Evran 1262 yılında Kırşehir’de vefat etmiştir. Debbağlık, yani deri işletmeciliğini icra eden Ahi Evran bu meslek erbabının piri kabul edilmiştir.Anadolu’nun fethinden sonra bu coğrafyanın vatanlaşması, Türkleşmesi ve Türk yurdu olarak mayalanmaya başlaması Ahi Evran gibi şahsiyetlerin varlığıyla olmuştur.Ahilik yalnızca esnaf teşkilatı değil aynı zamanda Anadolu’nun göğsüne Türk mührünün vurulmasında önemli bir rol oynamış kurumdur. Bu teşkilat sayesinde kültürümüz, günümüze kadar varlığını sürdürmüştür.Milletlerin medeniyetleri maddi medeniyet ve manevi medeniyet olmak üzere ikiye ayrılır. Mimari, müzik, ticaret, folklor gibi alanlar maddi medeniyeti oluştururken; ahlak, erdem, sevgi, merhamet, hoş görü gibi kavramlar da manevi medeniyeti teşkil eder. Ahi Evran bu iki medeniyeti en iyi şekilde birleştirmiş şahsiyetlerden biridir. Bir yandan usta-çırak rabıtasını, mesleki tekâmülü maddi boyutuyla düzenlerken bir yandan da çırağın ustaya saygısını, ustanın erdemli bir meslek erbabı yetiştirme sorumluluğunu bu coğrafyaya kazandırmıştır. Ustanın çırağın beline bağladığı “Şed” yalnızca bele bağlanan bir kuşak değil, aynı zamanda yüzyıllar sonrasına yön veren bir felsefedir. Kuşağa layık olma, onun icaplarına uyma sarsılmaz bir bağlılığın ve ahlakın yeminini yerine getirmektir.Fazilet ve çalışkanlık ahilik teşkilatının önemli değerleridir. Değişen ve sanayileşen dünyaya rağmen bu değerler her zaman geçerli olmuştur. Bu noktada Ahi Evran’ın yalnızca bize değil bütün dünyaya mesajı olduğunu görüyoruz.Bu vesile ile Kültür ve Turizm Bakanlığımızca ilk kez 1988 yılından itibaren anılmaya başlanan Ahilik Haftası’nı kutluyor, Ahi Evran’ı rahmet ve minnetle anıyorum.Ahi Evran ruhuyla milletimizin maddi ve manevi değerlerine sahip çıkan, kültürümüzü geçmişten günümüze taşıyan esnaf ve sanatkarlarımıza sevgi ve saygılarımı sunuyorum.''
